Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Türk Ticaret Kanunu Kapsamında Şirketler Topluluğu

I. Şirketler Topluluğu Nedir? 

Şirketler topluluğu yeni Türk Ticaret Kanunu’nu (TTK) getirdiği yeniliklerden bir tanesidir. Şirketler topluluğu bir şirket ile belirli hâkimiyet araçlarıyla dolaylı ya da doğrudan bağlı bulunan ticaret şirketlerinden oluşan bir hukuki tanımdır. Bu tanım TTK’nin 195. maddesinde “hakimiyet” kavramıyla bağdaştırılmış olup aralarında hakimiyet ilişkisi olan iki şirketin varlığı zorunlu tutulmuştur.

Yeni Türk Ticaret Kanunu ile hayata geçirilen Şirketler Topluluğu kurumu; kanundaki şekle uygun şekilde bir şirketin hakimiyetinin başka bir şirkette bulunması ve bunun neticesinde bir topluluğun oluşmasıdır. 

II. şirketler topluluğu nasıl kurulur?

Şirket Toplululuğundan bahsedelebilmesi için hakimiyet kavramının irdelenmesi gerekir. Kanunda hakimiyet kavramı 3 başlık altında hüküm altına alınmıştır. Bir şirketin hakimiyetinden söz edebilmek için;

  • Hakim şirketin bağlı şirketteki oy haklarının çoğunluğuna sahip olması,
  • Şirket esas sözleşmesi uyarınca bağlı şirketin yönetim organında karar çoğunluğu oluşturan sayıda üyenin seçimi sağlayabilmek gücüne sahip olmak,
  • Bunların dışında, bir sözleşme ile bağlı şirketin tek başına veya diğer pay sahipleri ya da ortaklarla birlikte oy haklarının çoğunluğuna sahip olmak

gerekir. 

III. Hakim Şirket & Bağlı Şirket

Kanunda hakim şirketler topluluğu TTK 195/4’de şu şekilde açıklanmıştır. “Hâkim şirkete doğrudan veya dolaylı olarak bağlı bulunan şirketler, onunla şirketler topluluğunu oluşturur”. 

Hukuk terminolojisinde hakim şirketler “Ana Şirket”, bağlı şirketler “Yavru Şirket” olarak adlandırılmaktadır. Buna göre bağlı şirketler, hâkim şirketlerden bağımsız bir biçimde hareket edemezler. Nitekim, bu durum şirketler topluluğu kavramının en temel özelliklerinden biridir.

Iv. Şirketler Topluluğu Bağlamında Hakimiyet Sözleşmesi Nedir?

Yukarıda da bahsedildiği üzere TTK m.195 uyarınca şirket topluluğunun oluşabilmesinin şartlarından biri hakimiyet sözleşmesinin varlığıdır.

Hakim Şirket ile Bağlı Şirket arasında hakimiyet sözleşmesinin varlığı halinde şirketler topluluğunun oluştuğu kabul edilir.  Bu doğrultuda ana şirket, bağlı şirkete şirket faaliyetlerinin yapısına, düzenlenmesine ve yönetimine dair talimatlar verebilirken bağlı şirketin günlük faaliyetlerine ve işleyişine doğrudan karışamaz.

Hâkimiyet sözleşmesinin tanımı Ticaret Sicili Yönetmeliği’nde yapılmış olup, zikredilen yönetmeliğin 106/1’inci maddesinde bu sözleşme, “aralarında doğrudan veya dolaylı iştirak ilişkisi bulunmayan, bulunsa bile bu ilişkiden bağımsız ve soyutlanmış bir şekilde taraflardan birinin, sermaye şirketi olan diğerinin yönetim organına hiçbir şarta bağlı olmadan talimat verme yetkisini içeren sözleşme” şeklinde belirtilmiştir.

Buna göre, sözleşmeye bağlı bir şirketler topluluğunun oluşmasında hakimiyet kavramının dayanağı ne sermaye, ne oy, ne de yönetim organlarında üye çoğunluğudur.

Hakimiyet sözleşmesinin geçerliliği kanunda şekle bağlanmıştır. Buna göre hakimiyet sözleşmesi;

  • Sözleşmenin yazılı olması (sözleşmenin ispatı için gereklidir)
  • Sözleşmenin Bağlı Şirketin genel kurulunca onaylanması, (Ticaret Sicili Yönetmeliği‘nin 106/2)
  • Ticaret sicilinde tescil ve ilan edilmesi,

gerekir.

Söz konusu sözleşme, hâkimiyet sözleşmesi niteliğinde olup da ticaret siciline tescil edilmemesi gibi geçerlilik şartlarından herhangi birinin eksik olması durumunda, sözleşme geçersiz sayılacak ama Şirketler arasında hâkimiyetin varlığı kabul edilecektir.

Bunun sebebi ise bağlı şirketin ortaklarının ve alacaklılarının korunması açısından yükümlülüklerin ve sorumlulukların devam etmesinin kabul görmesidir. 

V. Sözleşmenin İçeriği

Sözleşme ile ana şirketin bağlı şirketin yönetim organına bağlayıcı talimat verme yetkisinin açık ve ayrıntılı bir şekilde ve geniş kapsamlı hükümlerle düzenlenmiş olması zaruri şartlar arasında yer almaktadır. Bu sözleşmeyle hâkim şirket bağlı şirketin bağlı şirketin temel politikaları hakkında karar alabilecek nitelikte yönetim devri yapılmış olmaktadır.

Hakimiyet Sözleşmesi ile Bağlı Şirketin yönetim organının kanunda düzenlenen devredilemeyen yetkiler haricindeki tüm yetkiler hâkim şirkete devredilebilir. 

VI. Sözleşmenin Tarafları Kimlerdir?

Taraflardan bahsedilecek olursa hâkim şirket ile bir veya daha şirketten oluşan bağlı şirketlerdir (TTK 195/1). Ayrıca, Ticaret Sicili Yönetmeliği’nin 106/1. maddesinde hâkimiyet sözleşmesi tanımlanırken, “aralarında doğrudan veya dolaylı iştirak ilişkisi bulunmayan, bulunsa bile bu ilişkiden bağımsız ve soyutlanmış bir şekilde taraflardan birinin, sermaye şirketi olan diğerinin yönetim organına (…)” deyişleri bulunmaktadır.

Ayrıca, aynı maddenin son fırkasında, birinci fıkrada yer alan “yönetim organına” ibaresinin anonim şirketlerde “yönetim kuruluna”, limited şirketlerde “müdürlere” ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerde ise “yöneticilere” ibaresini ifade ettiği açıkça belirtilmiştir. Bu demek oluyor ki hâkimiyet sözleşmelerinde ana şirket, bir ticaret şirketi olabiliyorken bağlı şirket sadece bir sermaye şirketi olabilmektedir.

Şirketler topluluğu hakkında daha fazla bilgi almak için ekibimizle iletişime geçebilirsiniz!

İletişime Geç
Merhaba, Size nasıl yardımcı olabiliriz?